SON SAYI : Amme İdaresi Dergisi

SAYI : 53

TARİH : 2020

İSTATİSTİKLER

SON SAYI : Amme İdaresi Dergisi

SAYI : 53

TARİH : 2020

2002 genel seçimleri, mevcut partilerin tümünün büyük ölçüde zayıflamasına yol açmıştır ve Türk politikası için bir dönüm noktası olma niteliği kazanmıştır. Adalet ve Kalkınma Partisi iktidara geldikten sonra Türkiye'yi yeni bir dönüşüm sürecine sok-muştur. Terazinin diğer kefesinde ise seçimlerden nispeten başarıyla çıkan tek muhale-fet partisi vardır: CHP. İzleyen on yıl içinde partiler arası güç dengesinde bir değişim gerçekleşmemiştir. Bu makale, 1950'lerden bu yana CHP'nin seçim ortamını birikimli düzeyde (aggregate level) analiz ederek, partinin ve merkez solun politik dinamiklerini incelemekte ve bu yolla bir çok bilimsel yayında ortaya atılmış savların geçerliliğini is-tatistiksel regresyon analizleriyle test etmektedir. Ayrıca makalede, günümüzde geçerli olan egemen iki partili modelin yeniden tasarımlanmasına ilişkin sorulara yanıtlar aranmaktadır.

MAKALELER

Erken Cumhuriyet Döneminde Oryantalizm\r\nve Ulus İmajı: Lilo Linke Örneği (1937)

Akademik yazında ulusal imajın beş değişik şekilde oluşabileceği yönünde tespitler\r\nyapılmıştır: Emperyalist, Düşman, Barbar, Müttefik, Bağımlı. Bu imajların oluşumu ulusun kendi özelliklerinden kaynaklanabildiği gibi ulusun tamamen kontrolü dışındaki faktörlerin etkisiyle de ortaya çıkabilir. Örneğin, Oryantalist söylemler Doğulu milletlerin\r\nkendi kontrolleri dışında imajlarını doğrudan etkileyen faktörlerdendir. Türkler de yüzyıllar boyu Oryantalist söylemlerle anılan bir millettir. Cumhuriyet'in yeni kurulduğu dönemde, kurucu kadroların bu Oryantalist söylemler ve bu söylemlerin etkilediği olumsuz\r\nTürk imajından haberdar olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim kurucu kadrolar yeni Cumhuriyet'in imajına büyük önem vermiş ve bu olumsuz imajı değiştirebilmek için çeşitli çalışmalar yapmışlardır. Makale,\Erken Cumhuriyet döneminde Türklere yönelik Oryantalist\r\nsöylemler varlığını sürdürmüş müdür?\ araştırma sorusuyla başlamaktadır. Bu sorunun\r\ncevabı, bahsi geçen dönemde Türklerin imajının oluşumunda Oryantalist söylemlerin etkisi hakkında bilgi verebilir. Bu amaçla, Alman gazeteci Lilo Linke?nin Allah Dethroned\r\n(1937) adlı kitabı nitel içerik analizi yöntemiyle incelenmiştir. Linke, kitabını 1935 yılında gerçekleştirdiği Türkiye gezisi sonucunda yazmıştır. İnceleme neticesinde, kitabın\r\nOryantalist bir bakış açısıyla olumsuz Türk imajı çizdiği tespit edilmiştir. Bu Oryantalist\r\nsöylemlerin Barbar ve Bağımlı bir ulus imajına destek olduğu ortaya konmuştur. Makalede ayrıca Cumhuriyet'in Oryantalist söylemlere karşı verdiği mücadele ve ulusal imaj\r\nkaygısına da değinilmiştir.

  • Yazarlar : Hümeyra TÜREDİ

    Sayfa No : 30

    Anahtar Kelimeler : U l u s a l İ m a j , O r y a n t a l i z m , C u m h u r i y e t , L i l o L i n k e

GÖRÜNTÜLE

Murray Bookchin'in Toplumsal Ekoloji\r\nKavrayışı Üzerine Eleştirel Bir\r\nDeğerlendirme

Bu çalışma, ekolojik düşüncenin güçlü simalarından biri olan Murray Bookchin?in\r\ntoplumsal ekoloji kavrayışının eleştirel bir değerlendirmesini yapmayı amaçlamaktadır.\r\nBookchin?in toplumsal ekoloji düşüncesi, modern krize yanıt olarak insan merkezli olmayan doğalcı yaşam tasavvurlarını yüceltiltme eğilimi sergileyen ekolojik hareketlerin\r\nkeskin bir eleştirisi niteliği taşır. Bookchin?in eleştirel düşünce mirasının değerini teslim\r\netmekle birlikte bu çalışmada, düşünürün temel tezleri üzerinden hareketle toplumsal\r\nekolojinin belli başlı teorik zafiyetleri tartışmaya açılmaya çalışılmıştır. Bu kapsamda@@\r\nBookchin?in toplumsal ekoloji kavrayışı, birbirini bütünleyen altı farklı tema altında\r\neleştirel bir analize tabi tutulmuştur. Bu eleştirel temalar şunlardır: Evrimsel retorikteki ikircim, emek kategorisinin eklemleyici işlevi, birinci ve ikinci doğa ayrımı, tarihsel/\r\ntoplumsal dönüşümde özne, ekolojik topluma geçiş ve son olarak özgürlük ile iktidar\r\narasındaki çekişme.

  • Yazarlar : Murat İNCE

    Sayfa No : 28

    Anahtar Kelimeler : T o p l u m s a l e k o l o j i , h i y e r a r ş i / t a h a k k ü m , e k o l o j i k d ü ş ü n c e , ö z g ü r l ü k , \ r \ n k o n f e d e r a l y ö n e t i m .

GÖRÜNTÜLE

Özel Mülkiyet-Doğa Koruma İkilemine\r\n Sahadan Bir Bakış: Alakır Nehri Kardeşliği\r\n Örneği

Doğayı korumak için ona ya da onun bir parçasının haklarına malik olmak mı\r\ngerekir? Özel mülkiyet ile doğa koruma arasındaki çelişkili ilişkiyi konu alan bu çalışma Türkiye?den bir çevre mücadelesinde koruma vaadiyle satın alarak, mülkiyet edinimi\r\nyoluyla çevre koruma taktiğinin devreye sokulduğu bir örnek olay incelenmesidir. Türkiye'de çevre politikasında doğa koruma amaçlı mülkiyet satın alımı görülmemiş bir şeydir.\r\nAncak 2019 yılı Mayıs ayında Antalya Kumluca'da bir grup yerel çevre aktivisti, Alakır\r\nNehri Kardeşliği (ANK), online bir bağış kampanyası yürüterek \yaşam alanlarının\ hemen bitişiğindeki iki parsel imarsız kamu arazisini devletten ihale yoluyla satın aldılar.\r\nBu çalışma Türkiye'de çevresel satın almaların ilk örneğini, çevre ve adalet politikası\r\naracı olarak türünün emsalini incelemesi açısından özgün ve önemlidir. Bu vaka çalışması birincil ve ikincil verilere dayanmaktadır. Bu veriler doğanın ve doğa korumanın neoliberalleştirilmesine ilişkin teorik politik ekoloji çerçevesi kullanılarak analiz edilmiştir.

  • Yazarlar : Nejdet ÖZBERK

    Sayfa No : 34

    Anahtar Kelimeler : D o ğ a n ı n v e d o ğ a k o r u m a n ı n n e o l i b e r a l l e ş t i r i l m e s i , ö z e l m ü l k i y e t , \ r \ n ç e v r e s e l s a t ı n a l m a , A l a k ı r N e h r i K a r d e ş l i ğ i

GÖRÜNTÜLE

Hümanist mi Bağnaz mı? Thomas More ve Ütopya'sını Yeniden Okumak

Genellikle Ütopya eseri ile tanınan Thomas More'un diğer eserlerinin Türkçe literatürde benzer bir ilgiyle karşılandığını söylemek güçtür. Oysa bu eserlerde Türk-Osmanlı-İslam dünyasıyla doğrudan ilgili kısımlar mevcuttur. Söz konusu kitaplar Ütopya eseriyle birlikte okunduğunda, Ütopya'ya hâkim olduğu varsayılan \dostane-hümanist-sevgi\\r\ndilinin, Protestanlık ve Türk-Osmanlı-İslam kimliklerine karşı, yerini öfke ve nefret söylemine bıraktığı görülecektir. İşte bu çalışma, Thomas More?un Ütopya eserini diğer\r\neserleriyle birlikte, onların ışığında okumayı teklif etmektedir. Ütopya ile diğer eserleri\r\narasında, genel anlamda özgürlükler ve hususen de din hürriyeti açısından, üslup ve\r\nyaklaşım farkının nasıl mülahaza edilebileceğiyle ile ilgili sonuç bölümünde kısa bir değerlendirme yapılmıştır

  • Yazarlar : Yunus KOÇ, Gökhan TOPLUK

    Sayfa No : 18

    Anahtar Kelimeler : T h o m a s M o r e , T ü r k / O s m a n l ı / İ s l a m , L u t h e r / P r o t e s t a n l ı k , h ü m a n i z m , \ r \ n Ü t o p y a .

GÖRÜNTÜLE

Avrupa Birliği'ne Üyelik Sürecinde\r\nTürkiye'de Arazi Bankacılığı

\r\nTarım arazilerinin korunması ve tarımsal üretimin artırılabilmesi için birçok ülkede\r\narazi bankacılığı sistemi uygulanmaktadır. Üye ülkelerde Avrupa Birliği'nin çevre koruma hedefleriyle bütünleştirilmiş ortak tarım politikalarının kurumsal yapısının en önemli\r\nparçalarından birisi arazi bankalarıdır. Özellikle Birliğin tarımsal üretimde başı çeken\r\nülkeleri olan Fransa, Hollanda ve İspanya'da başarılı örneklerini gördüğümüz arazi\r\nbankacılığı uzunca bir süredir Türkiye'de de tartışılmaya ve üzerinde çalışılmaya başlanmıştır. Bu çalışmada, bu ülkelerdeki arazi bankalarının yapıları, işleyişleri, görev ve\r\nyetkileri incelenecek; Türkiye'de arazi bankacılığının hukuki dayanakları, kurumsal temelleri ile kurulmaya çalışılan bu yapının önünde duran sorunlar tartışılacaktır.

  • Yazarlar : Ayşegül MENGİ, Gökçe KARALEZLİ

    Sayfa No : 28

    Anahtar Kelimeler : A r a z i b a n k a c ı l ı ğ ı , t a r ı m a r a z i s i , a r a z i t o p l u l a ş t ı r m a , a t ı l t a r ı m a r a z i s i , s ü r d ü r ü l e b i l i r k ı r s a l k a l k ı n m a .

GÖRÜNTÜLE

Modern Devletin Yönetim Fonksiyonu Olarak\r\nHalkla İlişkiler ve 1980 Sonrası Şekillenişi

Halkla ilişkiler, modern devletin kamu yönetiminin önemli bir yönetim fonksiyonudur.\r\n1980 sonrasında modern devlet ve kamu yönetimi yeni kamu işletmeciliği ve yönetişim\r\nyaklaşımlarının etkisinde yeniden şekillenmiştir. Bu yaklaşımlar devlet-vatandaş ilişkisini yeni bir perspektifte kurgulamış ve halkla ilişkilerin varsayımlarını değiştirmiştir. Bu\r\nbağlamda modern devlette halkla ilişkiler, kendisini müşteri odaklı hizmet, katılımcılık,\r\nhesap verebilirlik ve saydamlık, küresel ilişkiler, dijitalleşme ve kriz yönetimi üzerinden\r\nyeniden konumlandırmıştır ve yeniden konumlanmasına paralel olarak çevrimiçi dijital\r\niletişim platformları, kamu diplomasisi, kamu pazarlamacılığı ve kriz yönetimi gibi farklı\r\nve yeni uygulamaları bünyesine katarak dönüşüme ayak uydurmuştur.

  • Yazarlar : Eren EROĞLU, Aslı YAĞMURLU

    Sayfa No : 30

    Anahtar Kelimeler : Y e n i k a m u i ş l e t m e c i l i ğ i , y ö n e t i ş i m , m o d e r n d e v l e t t e h a l k l a i l i ş k i l e r .

GÖRÜNTÜLE